Negroni Haftası kapsamında Negroni'nin tarihini ve Negroni kokteyline kendi kişisel dokunuşunuzu nasıl ekleyebileceğimizi anlamak için bu kez Murray Anderson (thewestmount) ile bir araya geldik.
Yazar: Murray Anderson @thewestmount
Negroni Haftası gerçekten içmeye bayıldığım birkaç kokteyl kutlamasından biri. Garip ama ilk Negroni içişimi hatırlıyorum. Yaşadığım yerde bulunan bir barda ilk defa Negroni içmiştim ve bu kokteylin konseptini bir türlü anlayamamıştım: aşırı acı, alkol oranı yüksek ve damak tadıma uymayan bir lezzetti. Ancak zaman geçtikçe fikirlerimin değiştiğini gördüm.
Yıllarca kokteyl sektöründe çalıştıktan sonra Vermouth di Torino şirketinde çalışmaya başladım ve 1860'lardan beri dünyayı kırmızıya boyayan bu İtalyan klasiğine olan yoğun sevgim bu şekilde başladı.
Bu Kokteyl Nasıl Doğdu?
Negroni'nin kökeni, Negroni'nin 'babası' diyebileceğimiz Americano'dan geliyor. Americano 1860'larda Amerikalıların kendilerine ağır gelen İtalyan içkilerini sulandırmasıyla ortaya çıkmış bir kokteyl. Negroni’nin hikayesi, Kont Camillo Negroni'nin 1919'da Floransa'daki Café Casoni'yi ziyaret etmesiyle başlıyor. Camillo Negroni barmenden o dönemdeki favori kokteyli olan Americano’nun içindeki sodayı cin ile değiştirmesini istiyor. Bu ufak değişimin günümüzde hala çok yayın olan efsanevi bir karışım doğuracağını o zamanlar kim bilebilirdi ki… Söylemem gerekir ki, tarihler de dahil bu tüm yazıyı Google'ın yardımı olmadan yazdım. Umarım bu detay size bu kokteyle olan tutkumu anlatmaya yeterli olur.
Milano-Torino Kokteyli
Merak edenler için, cin veya soda içermeyen orijinal kokteyl, Milano-Torino veya kısaca Mi-To olarak adlandırılan düşük alkollü harika bir kokteyl. Negro’nin dedesi diyebileceğimiz bu kokteyl aslında Negroni’nin kökenini oluşturuyor ve ilk olarak Gaspare Campari tarafından 1860'larda Campari'yi İtalyanlara satmaya yardımcı olmak amacıyla yapılmış. İçinde eşit miktarda Campari ve İtalyan Vermut di Torino bulunuyor. Mi-To İtalya'da yaratılan çoğu şey gibi, zarif, zamansız ve hala İtalyan kültürünün bir parçası.
Negroni’de Yaratıcılık
Negroni kokteylleriyle yaratıcılık konusu geldiğinde, benim tercihim olabildiğince yalın olmak. Kokteylin özünü hatırlamak oldukça önemli, tatlı ve acı notları mükemmel bir dengede olmalı ve kaliteli malzemelerle birleşmeli. Kokteyl sanatını öğrenmeye daha fazla zaman harcadıkça, bu kuralı yaptığım içkilerin çoğu için benimsediğimi düşünüyorum. Karışımda az malzeme kullanmak daha eğlencelidir, çünkü sizi malzemelerin kalitesi, buz, süsleme, bardak seçimi dahil her şeyi dikkate almaya zorlar.
Benim Negroni tarifime gelecek olursak, ben İskoçya kökenli olduğum için kendi Negroni tarifimde Speyside Viski eklemesi yaptım, bu viskide kayısı, bal ve baharat notaları bulunuyor. Bu temel tatlara Cucielo Rosso Vermut di Torino ekledim; bu harika İtalyan vermutu tatlılık vererek, içindeki bitki özleriyle güzel bir aroma katacak. Sonrasında, Kayısı ile aromatize edilmiş Campari ekliyorum. Bu acılığı hafifletmeye yardımcı olurken viski ile mükemmel bir uyum sağlıyor. Kokteylimdeki basit ancak güzel bir şekilde hazırlanmış unsurları sergilemek için NUDE Savage kokteyl bardağı kullandım. Kokteylin üzerine aromatik portakal kabuğu püskürttüm ve büyük bir buz bloğuyla servis ettim.
Unutmayın, 15 malzemeli bir kokteylin arkasına saklanmak kolaydır, ancak 3 malzemeli mükemmel bir kokteyl sunmak zordur… Belki de Negroni kokteyli hakkında öğrenilecek çok şey var… Bazen mükemmellik basitliğin içinde saklıdır.
Şerefe!
NUDE Miksoloji Yarışması
Kendi Negroni tarifinizle NUDE Kokteyl Yarışması’na katılabilirsiniz! NUDE kadehinde hazırladığınız kokteylinizin görsellerin #NUDEMixologyCompetition hashtag'ini kullanarak paylaşın ve nudeglass.com'da harcayabileceğiniz 20.000 TL kazanma şansını yakalayın.
